18 Haziran 2010 Cuma

Maç İzlenimleri #15: Honduras - Şili


İddialı bir cümle ederek başlayayım yazıma. Bence Şili ilk maçların sonunda, turnuvanın en iyi oynayan takımı oldu. Maç 1-0 bitse de 100%'lük 7-8 gol pozisyonu vardı Şili'nin. Şili bulduğu pozisyonları gole çevirebilse Almanya'dan daha farklı kazanabilirdi maçı. Bu oyunda Honduras'ın payı var mıdır? Tabi vardır. Tarihe futbol savaşı olarak geçen El Salvador'la yaptığı savaş, futbolun ülkede önemli olarak görüldüğünü gösterse de Honduras bu öneme yakışır bir futbol oynamadı. Şili, organize ataklarıyla ve oynadığı hücum futboluyla her hangi bir takıma sorun yaratacağının sinyallerini verdi. 3-4-3 'ten çok 3-7 formasyonu ile oynayan, gerekince Vidal'in sol bek Isla'nın sağ bek Medel ve Ponce'nin stoper oynadığı 4-3-3 e dönen Şili'de, teknik direktör Marcelo Bielsa bu taktiksel çeşitliliği ve oynattığı futbol ile beğeni topladı.

Şili'de çok yetenekli futbolcular var. Matias Fernandez, Alexis Sanchez, Mauricio Isla gibi futbolcuların başı çektiği bu yetenekli futbolcuların ortak özelliği ise yaşlarının 25 altı olması. Yaş ortalaması olarak genç oyuncularıyla dikkat çeken Almanya'dan bile genç bir ilk 11'e sahipler. (Almanya ile bu kadar karşılaştırmamın sebebi Almanya'ya kıl olmam değil, Almanya'nın turnuvanın en iyi futbolunu oynayan diğer takım olması) İlginçtir çok gol pozisyonuna girdikleri maçta, bir şans golüyle öne geçtiler. 39. dakikada Isla'nın sağdan bindirip açtığı ortaya son anda Mendoza müdahele etti. Beausejour'a çarpan top gol oldu. (Evra'nın 23 kardeşi var gibi bir bilgi olacaksa şimdiden özür dilerim ama, ismi Fransızca'da güzel oturmaca,kalmaca tarzı bir şeye tekabül eden Beausejour'un babası zamanında Fransız sömürgesi olan Haiti'liymiş. Soyisimleri bu yüzden Fransızcaymış. İlginç geldi.) Daha sonra özellikle Alexis Sanchez ile pek çok pozisyona giren Şili ikinci golü bulamasa da kalesinde herhangi bir pozisyon vermedi ve maçtan galip ayrıldı.

Maçın adamı: "Matias Fernandez" Müthiş oynayan takımında bile fark yaratmasını bildi. Etkili şutları ve mükemmel ara paslarıyla beğeni topladı. Golde Isla'ya attığı pasla, asisti o yapmış olmasa da golün yaratıcısı oldu. 24 yaşındaki Sporting Lizbon'lu futbolcu böyle oynamaya devam ederse hayal kırıklığı yarattığı Villareal'e olmasa da, Avrupa'da iki büyük ligden birine transfer olabilir.

Maçın hayal kırıklığı: "Carlos Pavon" 37 yaşındaki adamdan ne bekliyordun da hayal kırıklığına uğradın derseniz bir şey diyemem. Ama Carlos Pavon, Wilson Palacios gibi bir rakip varken 2009'da Honduras'da yılın futbolcusu seçildi. Belki benim beklentim yüksek değildi çok takip etmediğim için ama Honduraslıların beklentileri yüksek olsa gerek.

Maçın seyir zevki: "8.5/10" 24 yaş ortalaması ile gencecik bir kadroyla sahaya çıkan Şili, hem patlama beklenen yıldızlarıyla, hem de göze hoş gelen hızlı futboluyla maçın seyir zevkini çok arttırdı. Honduras'lı futbolcular ise maçı adeta benim izlediğim gibi izlemekle yetindi. Ama bu keyfimizi engellemeye yetmedi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder